Ama kitaplar öyle değil. Ağlayan duygularımdan damlayan gözyaşlarıyla dolduruyorum ben hokkamı. Ve hep aynı duyguyla temiz birer arkadaş olarak kalıyorlar. İstediğim gibi tertemiz insanları yazıyorum yanıma. Sevdiriyorum kendimi onlara. Ömürlük dostlar. Trip atmak, arkadan konuşmak, kıskanmak, çekememezlik yok. Kâğıt kokusu sıkıyorum üzerlerine, teşekkür ediyorlar. Öyle güzel sevme tarifi yazıyorum ki kitaplara, bazen keşke yazdığım kitaplarda doğsaydım diyorum. Hem kim iyi insanlarla dolu bir kitapta yaşamak istemez ki?