Ortadoğu haritasına bakıldığında birçok devletin sınırının cetvelle çizildiği görülmektedir. Bu düzenli çizgiler sanki gerçekte nüfusu 200 milyonu aşmış tek bir büyük ulusu oluşturan Arap halkının canlı bedenine atılmış kesikleri sembolize etmektedir. Bugün bu çizgilerle Arap ulusu yirmiden fazla devlete bölünmüş durumdadır. Bu manzara sömürgeci sistemin çözülüş sürecinde emperyalistlerin geride bıraktıkları mirasa dair bir öykünün belki de en çarpıcı fotoğrafını sunmaktadır. Emperyalistler tarafından çizilen bu sınırlar aslında bozulmak için çizilmiştir. Bu nedenle bu sınırların gerçekte hiçbir önemi yoktur. Emperyalistler Ortadoğu'daki çıkarları çerçevesinde bu sınırlarla rahatlıkla oynayabilmektedirler. Ürdün'den Filistin'i, Suriye'den Lübnan'ı, Irak'tan Kuveyt'i koparıp yapay devletçikler kurduğu gibi bugün de Irak'ı üçe bölen emperyalizm, Ortadoğu'daki büyük oyununu sürdürmektedir. Büyük Ortadoğu Projesi olarak adlandırılan, içeriği ve olası sonuçları çokça tartışılan yeni emperyalist plan, demokrasi getirme gerekçesiyle adım adım gündeme taşınmaktadır.
