bookmate game
Eric Hobsbawm

Yeni Yüzyılın Eşiğinde

Kitap eklendiğinde bana bildir
Bu kitabı okumak için Bookmate’e EPUB ya da FB2 dosyası yükleyin. Bir kitabı nasıl yüklerim?
  • nurzdmralıntı yaptı3 yıl önce
    , korunaklı ve dışa kapalı dünyadan çıkıp insan türünün büyük çoğunluğunun yaşadığı büyük dünyaya, o korunaksız ve rahat yüzü görmeyen dünyaya girmek, hayal gücünü müthiş bir şekilde zorlamayı gerektirmektedir.
  • nurzdmralıntı yaptı3 yıl önce
    sonunda birer antikomünist olan o eski komünistler kervanına katılmak istemiyordum.
  • nurzdmralıntı yaptı3 yıl önce
    herhangi bir tarafta yer almaya götürecek ya da bir akademisyen olarak vicdanımda çatışma yaratacak tartışmalardan uzak durdum.
  • nurzdmralıntı yaptı3 yıl önce
    Amerika’da, bilim insanları, maksimum kâr beklentisiyle hareket etmeyen çok az sayıdaki insanlar arasındadır. Biyolojik ve genetik devrimle ilgili olarak bizi bekleyen tehlike, bilim insanlarının bu mantığı benimsedikleri takdirde, bu alandan ne kadar çok para kazanacaklarını anlamaları olacaktır.
  • nurzdmralıntı yaptı3 yıl önce
    Amerika’da, bilim insanları, maksimum kâr beklentisiyle hareket etmeyen çok az sayıdaki insanlar arasındadır. Biyolojik ve genetik devrimle ilgili olarak bizi bekleyen tehlike, bilim insanlarının bu mantığı benimsedikleri takdirde, bu alandan ne kadar çok para kazanacaklarını anlamaları olacaktır.
  • nurzdmralıntı yaptı3 yıl önce
    Geleceğe ilişkin olarak beni en fazla kaygılandıran şeylerden biri, bu sistemin geleneksel değerlerden kopuşuna karşı koyan birkaç şeyden biri olan bilimin de, bu yeni gerçeklik karşısında değişime uğramasıdır. Amerika’da, bilim insanları, maksimum kâr beklentisiyle hareket etmeyen çok az sayıdaki insanlar arasındadır. Biyolojik ve genetik devrimle ilgili olarak bizi bekleyen tehlike, bilim insanlarının bu mantığı benimsedikleri takdirde, bu alandan ne kadar çok para kazanacaklarını anlamaları olacaktır. Onlar da öteden beri finans piyasasını işleten bu sistem tarafından soğurulacak mıdır? Böyle bir şey gerçekleşirse ya da gerçekleştiğinde, öylesine önemli sonuçlar ortaya çıkacaktır ki, bunları bugünden tasavvur etmek bile mümkün değildir. Bu durum bilimsel araştırmalara sağlanan fonlar için de geçerlidir. Geçmişte bilimsel araştırmalara para aktarılırken çoğun kâr-zarar hesabı yapılmazdı. Kimi araştırmalar, örneğin CERN (Nükleer Araştırmalar İçin Avrupa Konseyi) tarafından yürütülenler, yıllar var ki bir askeri ihtiyacı karşılamak ya da çok kısa sürede kâr etmek amacıyla gerçekleştirilmiyor. Çünkü hükümetler, bu tür çalışmaları, devletler arasındaki uluslararası rekabetin veçhelerinden biri olarak görüyorlar. Ama eğer maksimum düzeyde kâr elde etmek uluslararası rekabetin biricik ölçütü olsa, CERN’e artık ihtiyaç duyulur mu?
  • nurzdmralıntı yaptı3 yıl önce
    Bir şirketin, sürekli kılınmış bir güvencesizlik ve çalışanların habire yerlerinden edilip başkalarının işe alınması politikasıyla başarılı olmasının pekâlâ mümkün olduğuna inanılıyor.
  • nurzdmralıntı yaptı3 yıl önce
    birçok şirketin yaşamı, dayanışma ve aile bağları gibi değerlerin genel bir kabulüne dayanmaktaydı. Bu durum İtalya için ve “mucize yaratan” küçük şirketler için hâlâ geçerlidir. Güneydoğu Asya’daki o canlı Çin diyasporasına ait işletmeler için hâlâ geçerlidir. Bu yerlerde aile dayanışması, şirketin çıkarlarını kendisinmiş gibi benimsemeye hazır ve güvenilir bir kadro arzı sağlamaktadır; bu kadrolara göre yükümlülük ve görev duygusu onlara dışarıdan dayatılan bir şey değil, bir şekilde kendi moral değerlerinde zaten mevcut olan bir şeydir. Bana öyle geliyor ki bugün, bu serbest piyasa çağında, bu eski motivasyonların artık bir önem taşımadığı, bunları bir tarafa atmanın hiçbir ciddi sonuç yaratmayacağı ve bir ekonominin bunlardan hiç istifade etmeksizin de yönetilebileceği yolundaki düşünce güç kazanıyor.
  • nurzdmralıntı yaptı3 yıl önce
    İş güvencesizliği, insan emeğine olan bağımlılığı mümkün olduğunca azaltarak ya da çalışanlara daha az ücret ödeyerek kârı artırma amacına hizmet eden yeni bir strateji ve taktiktir. Modern kapitalist ekonomide verimliliği kolayca artırılamayıp maliyeti de kolayca azaltılamayan biricik faktör insandır.
  • nurzdmralıntı yaptı3 yıl önce
    Sizin “sosyal Hıristiyanlık” diye tanımladığınız bir başka gelenek daha var: Hıristiyan temelli, Avrupa Birliği’nin inşasında belirleyici bir etki yaratmış olan bir laissez-faire akımı… Tek kelimeyle söylersek “Ren ülkesi modeli”. Bu da AB’nin yeni başkanı Romano Prodi’nin şahsında cisimleşiyor. Ne ki bu model de Ren’in geçtiği topraklarda bile ağır bir kriz yaşıyor (beş milyon işsizle);
fb2epub
Dosyalarınızı sürükleyin ve bırakın (bir kerede en fazla 5 tane)