Karar vermek en genel anlamıyla insanın hangi davranışı ortaya koyacağına yönelik bir seçim yaptığı sırada gerçekleşen zihinsel süreçlerin tümüdür. Bu davranış sabah kaçta uyanacağınızı ya da hangi kıyafeti giyeceğinizi belirlemek gibi göreli daha basit olarak yorumlanabilecek bir seçim olabileceği gibi; hangi işe başvuracağınızı seçmek, evlilik kararı almak ya da başka bir ülkeye yerleşmek gibi daha zorlu ve hayati önem taşıyan bir seçim olabilir. Bu iki tür seçimden bir tanesini daha basit ve diğerini daha zorlu olarak nitelendirmemize neden olan faktörler nelerdir? Bu faktörlerden bir tanesi aralarından seçmemiz gereken alternatiflerin ve bu alternatifleri birbirleri ile kıyaslarken göz önünde bulundurmamız gereken özelliklerin sayılarıdır. Tahmin edilebileceği üzere, ne kadar fazla özellik varsa, seçimimiz o kadar zorlaşacaktır. Bir diğer faktör ise, seçimlerimizin olası sonuçlarıdır. Sonucu bizim yararımıza olacak olan seçimleri tercih etmek isteriz. Ancak bazı durumlarda, seçimlerimizin sonuçları belli iken; bazı durumlarda ise seçimlerimizin sonucunda elde edeceklerimiz kesin olarak belli değildir. Örneğin yeni başladığımız işimizin devam eden süreçte nasıl gideceğini bilemeyiz, ya da yaşamımızı birlikte geçirme kararı aldığımız romantik partnerimizle işlerin gerçekten de yürüyüp yürümeyeceğinden kesin olarak emin olamayız. Sonuçlarını kestiremediğimiz durumlarda daha çok duygularımızla karar verme eğilimindeyizdir. Aslında bu durum bazı kültürlerde akılcı davranmamakla eş değer görülse ve bu nedenle yadırgansa da, duygularımız, kararlarımız yani seçimlerimiz üzerinde her zaman olumsuz etkilere neden olmazlar. Bu kitapta, neden bu şekilde olduğunu daha iyi anlamamızı sağlayacak açıklamaları ortaya koyan bilimsel çalışmalardan bahsedilecektir.
Yazarın Kısa Özgeçmişi
Dr. Öğretim Üyesi Serra Şandor, İstanbul Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nden 2005 yılında mezun olmuştur. İstanbul Üniversitesi Aziz Sancar Deneysel Tıp Enstitüsü Sinirbilim Anabilim Dalı’nda 2008 yılında yüksek lisansını, 2013 yılında da aynı enstitünün İleri Nörolojik Bilimler programında doktora eğitimini tamamladı. 2010 yılında araştırma görevlisi olarak başladığı akademik kariyerine, 2014 yılından beri Dr. Öğretim Üyesi ünvanı ile devam etmektedir. Farklı vakıf üniversitelerinde Fizyolojik Psikoloji, Öğrenme Psikolojisi, Bilişsel Psikoloji, nöropsikoloji ve sinirbilim alanında lisans dersleri vermiştir. Çalışma konuları arasında karar verme başta olmak üzere farklı sosyal bilişsel işlevler ve bu işlevlerin nöropsikolojik testler ve fizyolojik ölçüm araçları ile incelenmesi yer almaktadır.