bayramovemil1996alıntı yaptı4 yıl önce
Yalçın bir kaya gibi karşıma dikildiniz. Niçin bu kadar geç rastladım size?

O sırada saat 24’ü vurdu.

Snelman, “Artık geç oldu sanırım.” dedi.

Avusturyalı şöyle karşılık verdi:

_ Gerçekten de vakit geç oldu. Ama geç olan vakit, bu ge­ceki vakit değildir. Geç olan asıl vakit, asıl benim hayatımda­ki zamandır.

Ah, ne olurdu, ben daha genç yaşımdayken, Snelman’la böyle bir kez görüşmüş olsaydım. O zaman ben büsbütün başka bir insan olurdum.

Snelmanlarla görüştükten sonra benim neslim de bam­başka bir nesil olurdu. Ama şimdi iş işten geçti... Artık vakit geç oldu... Artık uyumaya gidelim...

Aziz Snelman, aramızda garip bir iletişimsizlik var... Ba­na elinizi veriniz...

Bu istek karşısında Snelman elini uzatmış.

Avusturyalı bu eli tutup öpmüş.

Snelman şaşkın bir hâlde elini çekip “Ne yapıyorsunuz?” diye sormuş.

Avusturyalı:

_ Siz en iyisi, beni kendi hâlime bırakın! Ben sizin elinizi değil, her dürüst insanın yüreğindeki Snelmanlığın elini öpüyorum. Kendi içimde gömülü olan ruhumu öpüyorum, cevabını vermiş.

_ Ben bu sözlerden birşey anlamadım, demiş Snelman.

_ Anlamanıza da gerek yok zaten, demiş Avusturyalı, “Siz benim Slav ruhumun özelliklerini biraz zor anlarsınız!..

Ertesi gün Snelman, Suomi’ye hareket etmiş.

İki-üç hafta sonra beş satırlık imzasız bir mektup almış. Mektupta şunlar yazılıymış:

“Siz benim ruhumu tersine çevirdiniz. Şimdi artrk benim bu hayata tahammülüm yok. Şimdiye kadar yaşadığım şekilde yaşamak, bana iğrenç geliyor. Sanki istemeyerek hayatıma son
  • mevcut değil
  • Yorum yapmak için katılın veya oturum açın
    fb2epub
    Dosyalarınızı sürükleyin ve bırakın (bir kerede en fazla 5 tane)