Lord Mountjoy'un, hocası Erasmus'a yazdığı bir mektupta anlattığına göre, bilgili adamlara hayran olan, "onlarsız yaşamaya değmez" diyen Sekizinci Henry, Thomas More'u ayrıca seviyordu. Öyle ki, Kralın ona bu aşırı düşkünlüğünden ötürü, More'un rahatı kaçmıştı. Sekizinci Henry'nin sofrasında sohbete katılmak, onunla saatlerce felsefe, hukuk ve dinbilimle ilgili konuları tartışmak, gece yarıları sarayın damına sürüklenip yıldızlar ve gezegenler üstüne Krala bilgi vermek zorundaydı. Böylece bir ay süreyle evine gidemediği oluyor, çoluğunu çocuğunu göremiyordu. Damadı William Roper'in anlattığına göre, Sekizinci Henry'nin elinden kurtulabilmek için, More ara sıra aptal rolü oynar, abuk sabuk sözler söylermiş. Ama gene de onun peşini bırakmayan Kral, bu kez de Chelsea'deki eve bir baskın yapar; kolunu More'un boynuna dolayıp, onu konuştura konuştura bahçede bir aşağı bir yukarı yürütüp dururmuş.