Sevdiğiniz bir kitabın sayfalarını yıllar sonra yeniden çevirdiğinizde sadece o kitabı okuduğunuz dönemi hatırlamazsınız, belirli bir anı kendi gözlerinizle yeniden yaşarsınız. Kitap kokusu, kitap sadece başka bir zamandan ve yerden geldiği için değil, içinde sizden bir şeyler barındırdığı için de sevilir. Çünkü okuma sadece faydalı bir uğraş ya da güzel vakit geçirme yöntemi değil, kişiye özgü yaratıcı psikolojik bir faaliyettir. Edebiyatın dili sessizliğin dilidir ve kişi okurken yalnızlığının sinesindedir; «yazarın bilgeliğinin bittiği yerde okurun bilgeliği başlar.» O halde şöyle diyebiliriz, kitaplar onları yazan kadar okuyanın da ruhunu yaşatırlar.
Marcel Proust'tan «Kayıp Zaman»ı müjdeleyen, kısa ve derin solukla okunacak bir metin.