bookmate game
Karen Armstrong

Tanrı'nın Tarihi

Kitap eklendiğinde bana bildir
Bu kitabı okumak için Bookmate’e EPUB ya da FB2 dosyası yükleyin. Bir kitabı nasıl yüklerim?
  • cosqun251alıntı yaptı2 yıl önce
    Bize hangi kaynaktan, isterse eski kuşaklardan ve yabancı halklardan, gelirse gelsin gerçeği bulmaktan ve almaktan utanmamalıyız. Çünkü gerçeği arayan kişi için gerçekten daha yüksek bir değer yoktur; ona ulaşan hiç kimseyi zayıflatmaz veya küçük düşürmez fakat soylulaştırır ve onur verir.1
  • cosqun251alıntı yaptı2 yıl önce
    Şeytan Ayetleri öyküsü ne Kuran'da ne de her hangi eski sözlü veya yazılı kaynakta yer alır. Peygamberin en yetkin biyografisi olan lbn İshak'ın Siret'inde de yoktur. Ancak onuncu yüzyılın tarihçisi Ebu Cafer ül Taberi'nin (öl. 923) eserinde sözü edilir. Taberi, Muhammed'in, tanrıçaların kültünü reddettikten sonra kendisiyle aşiretinin çoğunluğu arasında gelişen gerginlikten rahatsız olduğunu ve 'Şeytan'dan aldığı ilhamla, benat'ullah'a, melekler gibi şefaatçiler olarak saygı göstermeye izin veren bazı sahte ayetler sarfettiğini anlatır. "Şeytan" ayetleri adı verilen bu cümlelerde üç tanrıça al-Lah'la eşit değil fakat insanlar adına O'na aracılık yapabilecek daha küçük ruhsal varlıklardır. Taberi'ye göre daha sonra Cebrail Peygamber'e bu ayetlerin şeytan kaynaklı olduğunu ve Kuran'dan çıkartılmaları gerektiğini, onların yerine benat'ullah'ın yansıtım ve hayal ürünü olduğunu bildiren şu ayetlerin konmasını söylemiştir:

    Ey inkârcılar! Şimdi, Lat, Uzza ve bundan başka üçüncüleri olan Menat'ın ne olduğunu söyler misiniz?... Bunlar sizin ve babalarınızın taktığı adlardan başka bir şey değildir. Allah onları destekleyen bir delil indirmemiştir. Onlar sadece sanıya ve canlarının istediğine uymaktadırlar. Oysa onlara Rablerinden and olsun ki doğruluk rehberi gelmiştir.21
  • cosqun251alıntı yaptı2 yıl önce
    Allah neyin doğru neyin yanlış olduğu konusunda insan kavramlarıyla sınırlı değildir.
  • cosqun251alıntı yaptı2 yıl önce
    Peygamberin en yetkin biyografisi olan lbn İshak'ın Siret'inde de yoktur.
  • cosqun251alıntı yaptı2 yıl önce
    Yamaçtayken, gökten 'Ey Muhammed, sen Tanrının elçisisin ve ben Cebrail'im' diyen bir ses duydum. Kimin konuştuğunu anlamak için başımı göğe kaldırdım ve Cebrail orda, insan biçiminde göğü tutmuştu... Orda, ne ileri ne geri gidemeden dikilip kaldım; sonra arkamı dönüp kaçmaya başladım ama göğün ne yanına baksam karşımda o vardı.3
  • cosqun251alıntı yaptı2 yıl önce
    Uzun zamandır seni nasıl sevdim, o kadar eski ve o kadar yeni güzellik; uzun zamandır seni sevdim. Ve senin içimde olduğunu, kendimin dış dünyada olduğumu ve seni orada aradığımı görüyorum ve benim sevgisiz durumumda senin yaptığın o sevimli yaratıkların içine düştüm. Sen benim içimdeydin ve ben sensizdim. Sevimli şeyler seni benden uzak tuttu; onların senin içinde varlıkları yoktuysa zaten hiçbir varlıkları yoktu.33
  • cosqun251alıntı yaptı2 yıl önce
    Sen bağırdın, seslendin ve benim sağırlığımı yok ettin. Sen ışık saçıyordun ve göz alıcıydın, benim körlüğümü sen açtın. Sen güzel kokuluydun ve ben soluğumu çektim ve şimdi senin gibi nefes alıyorum. Seni tattım ve senin için açlık ve susuzluk duyuyorum. Sen bana dokundun ve ben senin verdiğin huzura ulaşmak için tutuşuyorum.34
  • cosqun251alıntı yaptı2 yıl önce
    "Eğer Bir'i olumlu bir şekilde düşünecek olursak", der Plotinos, "Sessizlikte daha fazla hakikat buluruz."46 Kendisi olarak var olduğu, "bir şey olmadığı ve fakat her şeyden farklı olduğu" için, onun var olduğunu bile söyleyemeyiz."47 Gerçekten de, Plotinos'a göre, "o Herşey ve Hiçbir şeydir; mevcut şeylerin hiçbiri olamaz, ama bununla birlikte, o hepsidir.48 Beride göreceğimiz gibi, bu anlayış Tanrının tarihinde sürekli bir tema olarak kalacaktır.
  • cosqun251alıntı yaptı2 yıl önce
    Bizlere burada düşen, diğer her şeyi bir kenara bırakıp kendimizi, yalnızca Bu'na ayarlamak, bütün bağımlılıklarımızdan sıyrılıp yalnızca Bu olmaktır; bütün dünyevi bağlarımızdan kurtularak, bütün varlığımızla Tanrı'yı kucaklamak için buradan uzaklaşmakta acele etmeliyiz, ta ki, Tanrıya sarılmamış hiçbir tarafımız kalmasın. Kanunun gösterdiği üzere Tanrıyı ve kendimizi orada görebiliriz: Anlak ışığıyla veya daha ziyade saf, kıpır kıpır, görülmeyen ışığın bizzat kendisiyle dolmuş olan kendimizi, muhteşemliği içinde, tanrısallaşmış daha doğrusu, bizzat tanrı olarak görürüz.
  • cosqun251alıntı yaptı2 yıl önce
    Mabud,

    kusursuz ve ezelidir... görünmez ve tarifi imkansız yüksekliklerde ikamet eder: bu başlangıcın öncesi ve ata ve derinliktir. O sınırlanamaz ve görünmez, ebedi ve ezelidir, Sakin ve sonsuza kadar Yalnızdır. Ayrıca, Fazilet ve Sükunet olarak adlandırılan düşünce de onunla birliktedir.33
fb2epub
Dosyalarınızı sürükleyin ve bırakın (bir kerede en fazla 5 tane)