Hz. Osman

— Hiçbir Peygamber, zırhını giydikten sonra, Allah onunla düşmanı arasında hükmedinceye kadar bu zırhı sırtından çıkarmaz!

Muazzez sahabîlerden Saâd bin-i Muâz ve Üseyd bin-i Hudeyr (r.a.), Âlemin Fahri’nin kapısı önünde sahabîler topluluğuna dediler ki:

— Allahın Resûlünü kendi tedbirlerine bırakmadınız! İyi etmediniz! Kendileri Medine’den çıkmak niyetinde değillerdi. Gidip, yalvarın, O’nun isteğine boyun eğdiğinizi söyleyin! Ola ki, eski tedbirine döner!..

— Bedir’de bulunan bir adamın sevabı yahut sehmi sana vardır!..

Ve yine buyurdular:

— Sen kalbinin temizliği, hislerinin yüksekliği sebebi ile savaşa katılmıyorsun. Fakat sevabını alacaksın.

Yahudi nöbetleşe çekmek yolunu tercih etti. Fakat müslümanların iki misli su çektiklerini görünce kuyunun öbür yarısını da sekiz bin dirheme satmaya mecbur oldu. Ve böylece kuyu tamamen müslümanların eline geçti. Müslümanlar su sıkıntısı çekmekten kurtuldular. Kaderin ne garip tecellîsidir ki; ileride isyancılar gelecek Hz. Osman (r.a.) ın evini kuşatacaklar ve o Peygamber Halîfesine dudaklarını ısla‍

Bir yahudinin kuyusu vardı. Yahudi bu kuyudan gayet yüksek fiatla su satıyordu. Müslümanların buna gücü yetmiyordu. Hz. Osman (r.a.) yahudiye başvurarak kuyunun yarısını on iki bin dirhem karşılığında satın aldı ve ona şu teklifte bulundu:

— Ya bir gün sen, bir gün ben, nöbetleşe su çekelim; yahut kuyunun öbür yarısını da bana sat. Eğer satmazsan ben nöbetimde bir kova yerine iki çekerim!

Müslümanların büyük bir sıkıntısı vardı. İçecek su bulamıyorlardı. Bunun için de yine Hz. Osman (r.a.) kesenin ağzını açtı.

İşte Hazret-i Osman (r.a.) da, bu diyarın mübarek insanlarından Evs Bin Sâbit’e misafir olmuştu.

- Kırk sabah ve kırk akşam, Osman İbni Affân bir çatı altında bana komşuluk etti. Onun su şıpırtısını dahi duymadım. Osman ne güzel komşudur.

İnsanda nasıl bir îmân fokurdamalı ki, kaynar suyu buzlu şerbet diye içebilsin. İşte Hazret-i Osman’ın îmânı ırmak ırmak çağlıyordu, gönlü de denizler gibi engindi.

Cenab-ı Osman (r.a.)ın
Devlet İdaresi