Kitaplar
Sabri Kocabay

Türk Toplumu

TÜRK MİLLETİ!

Milli değerlerine sahip çıkan, Milliyetçi, Vatanını ve Milletini seven bir şahsiyete sahipsin!

Ruhunda; Soyluluk, Temizlik, Dürüstlük ve Doğruluk vardır!

Bu asaletinden dolayı, bütün söylenenleri ve senin veya milletin için yapılan faaliyetleri doğru kabul edersin!

İşte senin bu asil duygularını; kendi gizli emellerine alet etmek ve ondan menfaat sağlamak isteyenler çıkmıştır ve devamlı çıkacaktır. Tarihimiz bu gibi menfaat düşkünü kişi ve kuruluşların Türk Milletine vurduğu darbelerle doludur. Tarihte kurmuş olduğumuz 16 tane İmparatorluklarımız bunlar yüzünden yıkılmış, son olarak elimizde 17. Türk Devleti olarak TÜRKİYE CUMHURİYETİ kalmıştır. Şu anda da aynı oyunlar oynanmakta ve son Türk Devleti TÜRKİYE CUMHURİYETİ’ni yıkmak için uğraşmaktadırlar.

Bu eserimde, bilhassa senin ana özelliklerin ve ulvî değerlerin olan; Din, Bilim ve Millet kavramlarının üzerine nasıl oyunlar oynandığını, 250 seneden beri seni nasıl uyutmak istediklerini ve bunda da nasıl muvaffak olduklarını dile getirmeye çalışacağım. Bunları dile getirirken, hakiki gerçeklerin ne olduğunu belirteceğim ve aynı zamanda da senin o ilahi kitabın olan Kur’an’ı Kerim’den de örnekler vererek doğruluğunu ispatlayacağım. Ki gerçekleri göresin ve senin bu kutsal değerlerinle oynamak isteyenlere hem gerekli dersi veresin, hem de suratlarına o meşhur TÜRK tokadını indiresin!

Türkiye; Dinci, Milliyetçi, Kürt, Laz, Tatar, Çerkez, Alevi, Sünni, Şii gibi bölünmelere doğru çok hızlı bir şekilde gitmektedir. Bu bölünmelerin asıl çıkış nedeni ise, iktidar hırsına kapılan siyasi kurumların bu değerleri “oy sermayesi” yapmalarıdır. Din, Mezhep, Milliyetçilik, Kültürel Değerler ve Soy gibi kavramlar, bir Milletin ana unsurlarıdır. Bu unsurları hiçbir parti kendine mal edip, parti sloganı haline getiremezler! Getirdikleri takdirde bölücülük yapmış olurlar; ve şu anda örneğini gördüğümüz, çeşitli akımlara bölünmüş bir Millet ortaya çıkar. Bu bölünmelerde; Vatan Bütünlüğünü ve Millet Birliğini unutturur; sadece ve sadece iktidara gelme hırsı hakim olur. Millet; “BÜTÜN MİLLET” olmaktan çıkar, çıkarların çatıştığı toplumlar topluluğu haline gelir.

Türk Milleti, 1919 yılında silah zoruyla Batılı Devletlerin esiri olma durumuna girmişken, Büyük Atatürk’ün dehası ile bu durum önlenmişti. Şimdi ise; bazı dış ve iç güçlerin taktikleri ile, Türkiye üzerinde parasal bir egemenlik kurma amacı güdülmektedir. Şu anda o egemenlik kurulmuştur. Türk Devleti almış olduğu borçlar nedeniyle batılı devletlerin bir çeşit esiri konumuna girmiştir. Uluslararası platformlarda Türk Devleti’nin herhangi bir sözü geçmediği gibi, takip ettiğimiz dış politikalarımıza hiçbir yabancı devlet değer vermemekte; daha da acısı, sanki bizi yönlendirircesine içişlerimize karışmaya başlamışlar, hatta bu işi o kadar ileriye götürmüşlerdir ki, bağımsız organımız olan Türk Adaletini dahi yönlendirmek ve eleştirmek kabalığına kadar vardırmışlardır. Bu da vermiş oldukları borçlar nedeni ile bu kuvveti ve hakkı kendilerinde bulmak cesaretinden kaynaklanmaktadır. Bu duruma düşmemizin asıl nedeni ise; toplumumuzda iktidar kavgasına düşen ve “Bir daha iktidara geleyim” diye düşünen Siyasi Toplulukların çıkar mücadelesine yönlenmesinden doğan boşluktan kaynaklanmaktadır. Halbuki Ulusal çıkarlar; Partisel, Kurumsal, Yöresel ve Kişisel çıkarların üstündedir. Ulusal çıkarların güdülmediği bir toplumda, diğer çıkarlar giderek erimeye ve yok olmaya mahkumdur! Halbuki ekonomik kalkınma, Türkiye’nin hür, müstakil, daima daha kuvvetli, daima refahlı Türk’ün idealinin bel kemiğidir.
178 yazdırılmış sayfalar
Orijinal yayın
2019
Yayınlanma yılı
2019
Bunu zaten okudunuz mu? Bunun hakkında ne düşünüyorsunuz?
👍👎
fb2epub
Dosyalarınızı sürükleyin ve bırakın (bir kerede en fazla 5 tane)