İnci ve Soner Sarıhan, bisikletin, doğanın büyüsüne kapılmış, çocuğunu farklı şekilde yetiştirmeye çalışan, doğada kaliteli zaman geçirmenin önemine inanan, bisikletin bir ulaşım aracı olduğunun altını çizmek için yazan, çizen, üreten, elinden geldiği kadar çöp üretmeyen, kendi elektriğini güneşten elde etmenin projelerini çizen, masallara inanan, sıra dışı bir aile.
2005 yılında ev, iş ve alışveriş arasında geçen, ağırlığı altında ezildikleri sahte yaşamı terk edip bisikletleriyle yola düşen Sarıhan ailesi, bugüne kadar 24 ülkenin topraklarında bisiklet sürüp, on binlerce kilometre yol kat etti. Süper ebeveynlik pelerinlerini takmış anne İnci ve baba Soner Sarıhan, 2011 yılında gerçekleşen, 54 günde 3486 km yolun bisikletle kat edildiği bu mutlu biten masala ve alternatif bebek bakım yöntemlerine gönülden inanıyorlar. Büyük bir cesaretle atıldıkları maceralı serüven sırasında, anne sütünden yeni kesilmiş, henüz emzik ve bez kullanan 22 aylık oğullarının ağzından anlatıkları bu maceralı yolculuğun satır aralarında fısıldanan ebeveynlik sırları, ebeveynler için bir kaldıraç noktası ve «Bizim bebeğimiz uyumuyor, yemiyor, yerinde durmuyor» diye yakınanlara cevap olacak.
«Bisiklet başka dünyalara seyahat etmek için bir pasaport bizim için. Dünyayı, insanları, yeryüzünü, bitkileri, hayvanları tanımak ve hissetmek, içine tıkıldığımız ev, iş, okul gibi kutuların, akıllı telefonlar, bilgisayarlar gibi dışına çıkamadığımız çerçevelerin etkisinden kurtulmak için en güzel, en keyifli, en masum, egosu ve egzozu olmayan bir mucize.» diyor Sarıhan ailesi.
Siz de onların bu macerasına kulak vermeye hazır mısınız?
