Grigory Petrov,A. Gökçe Bozkurt

Beyaz Zambaklar Ülkesinde

Kitap eklendiğinde bana bildir
Bu kitabı okumak için Bookmate’e EPUB ya da FB2 dosyası yükleyin. Bir kitabı nasıl yüklerim?
  • b8468989854alıntı yaptı4 yıl önce
    Çocuklar büyüyüp, erkekler delikanlı ve kızlar genç kız olunca, anne ve baba, gelecek hakkında parlak hayaller kurmaya başlarlar. Oğullarını mühendis, memur, tüccar, doktor, avukat veya iyi bir meslek sahibi yapmak isterler. Kızları içinse zengin bir koca aramaya başlarlar. Çocuklar için hep servet ve refah sağlamaya uğraşırlar. Bu şekilde annelik ve babalık görevini en iyi şekilde yaptıklarını sanırlar. Bundan dolayı Leo Tolstoy gayet doğru olarak şu sözleri söylüyor: ‘Hayattaki düzensizliklerin en büyük nedenlerinden birisi şudur ki, herkes hayatında sadece refaha ulaşmayı arzu eder, fakat bizzat çalışmak sayesinde hayatını daha iyi bir şekilde düzene koyma ihtiyacını duymaz.’
  • b8468989854alıntı yaptı4 yıl önce
    Haçlı Seferi ilan etmiştir. Bunlar diyorlardı ki:

    “Aydın olmak, modaya uygun elbise ve şapka giymek, kolalı gömlek taşımak değildir. Aydın zümre, ulusun başı ve başındaki beyni sayılır. Ulus sizi iyi bir eğitim aldıktan sonra iyi bir aylık alın, akşamları kahvehanelerde iskambil veya domino masasının başına geçip eğlenin diye okutmamıştır. Böyle yapanlar gerçek aydınlar değillerdir. Onlar, aydınların küflenmişleridir. Okumuşların hepsi, ulusal zekâyı açmaya, ulusal vicdanı uyandırmaya, ulusal iradeyi güçlendirmeye zorunludur. Köylülere, işçilere ve halkın alt tabakalarına, nasıl daha iyi yaşayabileceklerini gösterin! Halka, hayatın değerini bilmesini ve onu korumasını öğretin. Bizim çorak vatanımızda da her köylü ve işçinin daha rahat, daha sağlam ve akla daha uygun bir hayat yaşayabileceğini anlatın.

    Halka, nasıl çalışmak gerektiğini öğretin. Ucuz ve sade olmakla birlikte, daha iyi evlerin nasıl inşa edilebileceğini gösterin. Kendilerinin ve çocuklarının sağlıklarının nasıl korunacağını anlatın. Mutlu bir ailenin nasıl kurulabileceğini, erkeğin kadına ve kadının erkeğe nasıl davranması gerektiğini ve çocukların nasıl eğitileceğini öğretin. Halkı, her işi zamanında yapmaya, disiplinli ve düzenli çalışmaya alıştırın. Kendisinin ve başkalarının haklarına saygılı olmayı öğretin. Bütün bu işlerde halka bizzat kendiniz örnek olun! Kendi aranızda ve halkla görüşmelerinizde halkın eğitmeni olun! Bütün Suomiyi büyük bir aile olarak görün. Bütün vatana da o gözle bakın. Unutmayın ki, en yoksul kömürcü, katrancı ve hizmetçi dul kadın da dâhil, bütün Fin ulusunun bireyleri sizin kardeşlerinizdir. Bunları eğitmek ve kültür alanında bizden daha eski olan ulusların arasına sokmak sizin görevinizdir. Unutmayın ki, halkın bilgisizliği, kabalığı, sarhoşluğu, hastalıkları, yoksulluğu, bunların hepsi sizin ayıbınız, sizin suçunuzdur.”
  • günelalıntı yaptı3 yıl önce
    Aşağı tabakanın kusurları, kısmen yukarı tabakanın duyarsızlığından ileri gelmektedir.”
  • şəms.alıntı yaptı5 yıl önce
    Aydın zümre, ulusun başı ve başındaki beyni sayılır. Ulus sizi iyi bir eğitim aldıktan sonra iyi bir aylık alın, akşamları kahvehanelerde iskambil veya domino masasının başına geçip eğlenin diye okutmamıştır. Böyle yapanlar gerçek aydınlar değillerdir. Onlar, aydınların küflenmişleridir. Okumuşların hepsi, ulusal zekâyı açmaya, ulusal vicdanı uyandırmaya, ulusal iradeyi güçlendirmeye zorunludur
  • şəms.alıntı yaptı5 yıl önce
    Yöneticiler, ister iyi veya kötü, ister kahraman veya zalim olsunlar, onlar kendi toplumlarının birer aynasıdır. Onlar, ulusal ruhun birer kopyasıdır. Onlar, halkın içinden doğmuştur. Bir ulus nasılsa, yöneticileri de onun gibidir. İşte bundan dolayıdır ki, eskiden beri, “Her ulus layık olduğu yönetime ve yöneticilere sahip olur.” denilmiştir
  • b0730804364alıntı yaptı2 yıl önce
    İlk bakışta bu iki düşünce birbirine karşıt ve uyuşmaz görünüyor ve bunlardan birini seçmek gerekiyor: Carlyle mı haklıdır yoksa Tolstoy mu? Fakat Carlyle ile Tolstoy’un kuramları arasındaki bu karşıtlık görünüştedir. Gerçekte Carlyle ile Tolstoy birbirlerine karşıt değildirler, birbirlerini tamamlarlar.
  • Nermin Allahverdiyevaalıntı yaptı2 yıl önce
    Azarlamakla ve ceza vermekle çocuklara itaat ve sevgi aşılanabileceğini sanmayın. Çocuklarınızın yanında öyle davranın ki, onlar sizin erdemlerinizi bizzat görerek sizi sevmeye başlasınlar.
  • Nermin Allahverdiyevaalıntı yaptı2 yıl önce
    Her ulus, yönetim mekanizmasının başına ya akıllı ve güçlü ya da önemsiz ve sönük adamları geçirir. Bunlardan birinin iş başına gelmesi, halkın manevi seviyesine ve durumuna bağlıdır. Halkın iyi bir birikimi var mı, yok mu veya birikim yapıyor mu? Halkın aklı, halkın iradesi, halkın vicdanı gelişiyor mu veya çürüyor, zehirleniyor mu, aşağılık bir hayat içinde mahvolup gidiyor mu? Burada her birimizin hayat karakteri ve çalışma tarzımız inceleniyor. Biz kendi ülkemizde ne yapıyoruz? Ulusumuzun geleceğinde nasıl bir rol oynuyoruz?
  • b0007818478alıntı yaptı2 yıl önce
    Leo Tolstoy gayet doğru olarak şu sözleri söylüyor: ‘Hayattaki düzensizliklerin en büyük nedenlerinden birisi şudur ki, herkes hayatında sadece refaha ulaşmayı arzu eder, fakat bizzat çalışmak sayesinde hayatını daha iyi bir şekilde düzene koyma ihtiyacını duymaz.’ Herkes, hayattan bir şey almak ister, fakat ona bir şey vermek istemez. Birçok kimseler toplum hayatına asalak olarak atılırlar. Hayatın anlamını başkalarını sömürmekte ve başka kimselerin sırtından geçinmekte ararlar
  • b0007818478alıntı yaptı2 yıl önce
    sarayının duvarlarında, ateşle yazılmış yazılar görünmüş: “Mane tekel fares!” Bu sözcüklerin anlamını hiç kimse çözememiş. Bilge Danyal bu sözleri şöyle anlatmış: “Bu ateşten yazılar, korkunç bir olayın meydana geleceğini bildiriyor. Bunların anlamı şudur ki, eski devlet
fb2epub
Dosyalarınızı sürükleyin ve bırakın (bir kerede en fazla 5 tane)