Erol Özbilgen

Bütün Yönleriyle Osmanlı Adab-ı Osmaniyye

Kitap eklendiğinde bana bildir
Bu kitabı okumak için Bookmate’e EPUB ya da FB2 dosyası yükleyin. Bir kitabı nasıl yüklerim?
  • Erhan İpekçileralıntı yaptı2 yıl önce
    Tersâne-i Âmire’nin On altı ve On yedinci asırlarda yegâne rakibi Venedik Tersânesi’dir.
  • Erhan İpekçileralıntı yaptı2 yıl önce
    yedinci yüzyılda kaptanpaşa’nın haslarından 888.500 akçe, adalardan 5.600.000 akçelik geliri vardı. Ayrıca atadığı memurlardan “câize” alırdı. Fakat bu gelirlerine karşılık seferden dönüşlerinde İç Hazine için 1.600.000 akçe “döşemebaha”; Padişah’a, valide sultanlara, kadın efendilere hediyeler getirirlerdi. Ve her sefere çıkışta iyi yetişmiş, 1.000 cebelû götürmeleri, başka bir deyişle hazır bekletmeleri gerekliydi.
  • Erhan İpekçileralıntı yaptı3 yıl önce
    Kadıların hukukî görevleri386 genel olarak cezâ ve hukuk davalarına bakmak, şeriye sicillerini tutmak, vâsisi olmayanların hakkını korumak, evlilik çağına gelince onları evlendirmek, miras taksimi yapmak, yetimlerin ve gaib kimselerin mallarını korumak, vakıf malların tescilini yapıp mütevelli heyetini denetlemektir.
  • Erhan İpekçileralıntı yaptı3 yıl önce
    Dîvân-ı Hümâyûn’u bazı yönleriyle parlamenter sistemlerdeki kabine’ye de benzetmek mümkündür.307 Dîvân-ı Hümâyûn’u Padişah adına yöneten, mühürünü haiz vekili sadrazam’a bazı yetkiler verilmemiş, bazıları ise kısıtlanmıştır.308 Örneğin mâli konularda başdefterdar’ın yetkileri sadrazam’dan fazladır. Ancak sadrazam’la görüşmeden re’sen, kendi başına karar veremez. Her konuda önemli işler en yüksek yetkilileri olan erkân Dîvân’a çağrılarak ve onların da görüşleri alınırdı. Bununla beraber Padişah’ın vekili olan sadrazam Dîvân üyelerinin oylarına karşıt karar da verebilir. Ancak Dîvân’da alınan kararlar Padişah tarafından onaylanmazsa geçerli olamazlar.
  • Erhan İpekçileralıntı yaptı3 yıl önce
    Yüzyıllar boyunca haftada dört kere toplanan Dîvân-ı Hümâyûn’da devletle ilgili bütün işler görülür ve herkes doğrudan doğruya başvurabilir.3
  • Erhan İpekçileralıntı yaptı3 yıl önce
    Dîvân-ı Hümâyûn kanun yapma, yüksek yargı ve icra yeridir. Osmanlı Devleti uyruğu olan herkes için hemen her konuda Dîvân’a yakınma ve başvurma yolu açıktır. Dîvân’da duruşmalı yargılama (murafaa) ve duruşmasız yargılamalar, gereken soruşturmalar yapılarak karar verilir. İdam ve tâzir cezaları hemen uygulanır.
  • Erhan İpekçileralıntı yaptı3 yıl önce
    Fatih Kanunnamesi’nde Dîvân üyelerinin oturacakları yerleri belirlenmiştir.304 Sadrazam sedir üzerinde ortada, sağında vezirler, solunda sırasıyla Rumeli ve Anadolu kazaskerleri otururdu. Bu yerleşim dışında yine sağ tarafta nişancı yalnız olarak, sol tarafda da üç defterdar otururdu. Onların gerisinde Dîvân hocaları halifeler ve şakird’leri otururlardı. Sadrazam, Dîvân’a nişancı, defterdarlar, kazaskerler, vezirler geldikten sonra gelir ve oturum açılırdı. Dîvân’da özel olarak davet edilmedikce şeyh ül-İslam bulunmazdı.
  • Erhan İpekçileralıntı yaptı3 yıl önce
    Teşkilât tarihimiz açısından “Dîvân” kısaca “Padişah’ın ya da vekili olan vezir-i âzam’ın huzurunda, merkezî yönetime ait devlet maslahatının, önemli iş ve sorunların, halktan gelen şikayetlerin ve davaların görüldüğü, taşra yönetiminin ve tüm kamu hizmetlerinin denetlendiği, devletin gelir ve giderlerinin düzenlendiği meclis” demektir.303
  • Erhan İpekçileralıntı yaptı4 yıl önce
    Enderun Mektebi

    Enderun Mektebi devletin asker ve mülkî yüksek kademe yöneticilerini yetiştirmek için özel eğitim veren bir öğrenim, eğitim ve uygulama yüksek okuludur.
  • Erhan İpekçileralıntı yaptı4 yıl önce
    Hazine, eski bir ananeye uyularak son zamanlara kadar Yavuz Sultan Selim’in mühürü ile mühürlenmiştir. Rivayete göre, Sultan Selim: “Benim altınla doldurduğum Hazine’yi
fb2epub
Dosyalarınızı sürükleyin ve bırakın (bir kerede en fazla 5 tane)